Nasreddin Hoca, birgün kasabaya giderken, Küçük oğlu tutturmuş: Geleceğim diye ben ! Karakaçana binmiş sevinç içinde oğlan, Hoca da arkasında yola düzülmüş yayan. Yolda biri: “Ne kötü günlerde kaldık ! demiş. Babası yürüyor da oğlu eşeğe binmiş. “
Nasreddin Hoca
Nasreddin Hoca Akşehir de kadılık vazifesini yürütürken karşısına iki adam çıkmış. Birisi öteden beri cimriliği ile tanınmış bir aşçı, diğeri de boynu bükük bir fakir. Aşçı sözü almış : – Hocam demiş, ben bu adamdan davacıyım. Dükkanın önünde fasulye pişiriyordum. Tencerenin kenarından buğusu çıkıyordu yemeğin. Bu adam elinde somunla geldi. Kopardığı lokmaları yemeğin buğusuna tutup […]
Küçük bir papağanın onbeş altına satıldığını gören Nasreddin Hoca, bir koşuda evine gidip kümesteki hindisini tutmuş. Apar topar pazara götürüp başlamış bağırmaya : – Satılık hindii…. Satılık hindii…. Yirmi altına satılık hindi ! Şaşırmış pazardakiler. – Yahu hocam demişler. Bir hindinin yirmi altın ettiği nerde görülmüş. – Ne olmuş diye çıkışmış Hoca. Demin bir kuşu […]
Son yorumlar